İBB Başkanı İmamoğlu'nun basın toplantısında bilirkişinin görev aldığı bir kısım soruşturma ve kovuşturmalardan bahsettiği aktarılarak, 'Dosya içerisindeki mevcut çözümleme tutanağı ile de sabit olduğu üzere bilirkişi ve yargı organlarının bağımsız ve tarafsız olmadığı yönünde bir kamuoyu oluşmasını amaçladığı, bu şekilde oluşacak kamuoyu baskısıyla da İstanbul Adliyesi ve diğer adliyelerde görülmekte olan çeşitli soruşturma ve kovuşturmalarda yapmakta olduğu resmi bilirkişilik görevinin etkilenmeye çalışıldığı, Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesinde görülmekte olan dava dosyasını etkilemeye teşebbüs ettiği' ve'yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığıı etkilemeye teşebbüs' suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası istendi.

Ayrıca Türk Ceza Kanunu 53. maddesinin 1. fıkrasında yer alan 'kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, 'sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten yoksun bırakılır.' maddesinin uygulanması talep edildi..